17 Aralık 2013 Salı

MECBURİ İSTİKAMET

TEFEKKÜR
Dursen Özalemdar

MECBURİ İSTİKAMET

Her gün camilerimizden sela seslerini duyuyoruz. Bu bir Müslüman’ın vefat ettiği haberi oluyor. Hep duyuyoruz, kiminin sokağından, kiminin oturduğu apartmanın bir dairesinden kiminin yanı başındaki komşusuna ait salalar oluyor. Cami cemaati ise, hem görüyor, hem de cenaze namazında hazır bulunuyor.

Bunlar hep bizim değil, BAŞKALARININ. Bazıları için, ana, baba, kardeş, bacı, evlat, yeğen bir yakını oluyor. Kimilerinin de arkadaş, tanıdık veya hemşerisi diye isimlendiriliyor. Ama bu vaziyet bu olay hep başkaları için oluyor..

ÖGÜT OLARAK

“Sizden biriniz ölünce, kendisine akşam ve sabah (cennet veya cehennemdeki) yeri arzedilir. Cennet ehlinden ise, (yeri) cennet ehlinin yeridir. Ateş ehlinden ise (yeri) ateş ehlinin yeridir. Kendisine “Allah seni kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin işte budur” denir. (Kutub-i Sitte 15/145)

Sahabeden Ebu Musa (r.a.) dan “Resulüllah (s.a.) e –ölmek üzere olan bir kimsenin, insanları tanıma hali ne zaman sona erer, Diye sordum. Cevaben. “Gaybi haki katları gördüğü zaman” buyurdu. (Kutub-i Sitte 17/108)

Kur’an-ı Kerimin Müminun Suresinin 23/99 ayetinde Allah’ü Teala buyurmaktadır ki,  “Nihayet onlardan birine ölüm gelip çattığında “Rabbim,der.Beni geri gönder,taki boşa geçirdiğim dünyada amel-i Salih (iyi işler)yapayım.

Peygamberimiz (s.a.)buyurdular ki ;”Ölüp de pişman olmayan yoktur. Mutlaka herkes nedamet duyar. İyi yolda olan hayrını daha çok artırmadığı için, pişman olur. Nedamet duyar. Kötü yolda olan da nefsini kötülüklerden çekip almadığına pişman olur. Nedamet duyar.(Kutub-i Sitte 15/150)

Bu konuda Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor. Resurullah (s.a.) buyurdular ki.”Bir Müslüman muhtazar olduğu (can çekişme anına girdiği) zaman, rahmet melekleri, beyaz bir ipekle gelirler ve şöyle derler; “Sen razı ve senden de (Rabbın) razı olarak (şu bedenden)çık. Allah’ın rahmet ve reyhanına ve sana gadabı olmayan Rabbine kavuş.” Bunun üzerine ruh, misk kokusunun en güzeli gibi çıkar. Öyle ki melekler onu birbirlerine verirler, ta semanın kapısına kadar onu getirirler ve ; “size arzdan gelen bu koku ne kadar güzel”derler. Sonra onu müminlerin ruhlarına getirirler.(Onlar, onun gelmesi sebebiyle sizden birinin kaybettiği şeyinin kendisine geldiği zamanki sevincinden daha çok sevinirler. Ona ; “Falanca ne yaptı? Falanca ne yaptı? Diye. (dünyadakilerden haber) sorarlar. Melekler; “Bırakın onu, onda hala dünyanın tasası var! Derler. Bu gelen kendisine dünyadan soran ruhlara;”Falan ölmüştü yanınıza gelmedi mi?” der. Onlar; O annesine haviye cehennemine götürüldü.” Der.
Kafir muntazar oldugu vakit. Azap melekleri mish (denen kıldan kaba bir elbise) ile gelirler
Ve şöyle derler. “Bu cesetten kendin öfkeli Allah’ın da öfkesini kazanmış olarak çık ve Allah’ın azabına koş.” Bunun üzerine cesetten en kötü kokuyla çıkar. Melekler onu arzın kapısına getirirler. Orada “Bu koku ne pis” derler. Sonunda onu inkarcı ruhların yanına getirirler. “ Kutub-i Sitte 15/85.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder