14 Aralık 2015 Pazartesi

RUS'un RUS'lugu

 TEFEKKÜR 
Dursen özalemdar

RUS’un RUS’lugu

Emperyalist ve Sosyalist ülkelerden Rusya’nın varlığından öte, GÖLGE OYUNU gibi kendini şişirmesi, Putin’le günümüzde ortaya çıkmaktadır. Batı, bütün kayıp ve zayiatlarına rağmen, RAMBO uydurmacası ile, küçük bir adamı ŞİŞİREREK nasıl kı insanların hafızasına kazıdı ise, Komünist ve Sosyalist adı ile tabelandırılan , Rus  tarafı da PUTİN’in küçük bedenine rağmen, değişik spor dallarında göstererek RAMBO misali bir şekle soktu.

Rus KGB kadrosundan gelen Putin, iktidarını korumak, Rus halkının dikkatlerini SAVAŞ ortamına çekerek, EKONOMİK sıkıntı ve mali piyasalarındaki çöküşleri perdelemek için, en basit yol olan, Suriye üzerinde askeri harekâtı kendine malzeme edindi.

Tarihsel tecrübeye haiz, GORBAÇOV’UN Rus ve Türk Komşuluğunun önemini, Putin’e hatırlatması, Putin’in hafızasını ortalıkta olan mevcut duruma göre, GÜNCELLEMESİNE sebebiyet verir ümidi hala. beklenmektedir.

Aksi halde; Rus tarihinin Çarlık ve Komünistlik çatışmasındaki, kendi içindeki yirmi milyona yakın insanın katledilmesi, şimdi Cumhuriyetler diyerek kendi denetimi altındaki devletlerdeki uyguladıkları katliam, soykırım ve cinayetlerin unutulmamış olması, Sovyetlerin yenidünya düzeninde, MEDENİ bir görünüm almasını önlemektedir.

Partizan ve KGB ajanlarının elde ettiği, Gayri meşru dünya nimetlerine rağmen, Akademisyen ve Yüksek tahsilli insanların dahi aylık dünya ortalamalarına göre düşük ücretlerle çalışabildiği Rus dünyasından, dışarı çıkabilenlerin gördükleri gerçek dünya düzeni karşısında, nelerini feda ettikleri, yaşanan gerçek lerle bilinmektedir,

Suriye’deki ESAT rejiminin halkına reva gördüğü, KATLİAM’ın İnsanlık ve hakkaniyet açısından durdurulması, gerekirken, Senden yana, Benden yana diyerek, Mertçe olmayan bir savaş usulü ile, Havadan BOMBA yağdırılması, Yüzlerce kilometrelerden FÜZE yağmurunu tutulması, Hangi vicdanın, kendini haklı gösterebileceğidir.

Rusların, geçmişteki, Osmanlı ile tarihsel savaşları, Cumhuriyet dönemindeki Kars ve Ardahan üzerindeki işgalleri, Doğu Türkistan’daki katliamları,Macaristan,Çekoslavakya,Azerbeycan katliamları ve Kars’ın BORALTAN köprüsündeki, CHP hükümetince  1944 yılında  Türkiye sığınan 1100 Türkmen’in iadesi ve köprüden geçer geçmez, Türk heyetinin gözleri önünde kurşuna dizilişleri hepsi yaşanmış gerçek olaylar olduğudur.

İÇİMİZDE ; Suriye ve hududlarımızdaki olanlara rağmen, CHP ve sözcüsü Samsun Milletvekili Haluk Koç’un 12.08.2012 de basın toplantısında “Bir takım ne idüğü belirsiz,muhalif unsunları kendi topraklarında konuk etmekte, eğitmekte,teçhiz atlandırmakta ve Suriye topraklarına bizim sınırlarımızdan yollamakta ve onların lojistik desteğini sağlamaktadır, Suriye de kavgada taraf  tutan bir Türkiye manzarası” beyanları ile CHP nin 1944 Boraltan Köprüsündeki Türkmen katliamına onay vermesi gibi, bu gün de,değişmeyen bir yapıdaki CHP nin varlığıdır.

O günlerde Azeri Şairi Eylüs Yıldırın ;

Bizi Siz öldürün/Vermeyin Rus’a./Yakışmaz Türklüğe/Sığmaz namusa/Vahşete göz yumup/Silkmeyin omuz/Bizi siz öldürün/Varsa suçumuz.


Deyişlerinin, bu gün Türkmen dağındaki vahşete dönüşen ÇIĞLIKLARI ‘ na hükümetimiz sahip çıkmakta. İnsanlıktan mahrum, Dogulu ve Batılı insanlık düşmanları ellerini ovuşturmaktadır. 

Bütün bu olaylarda SAHNEYE ÇIKMAYAN İsrail ise, Doğulu ve Batılı PİYONLARININ bu başarılarına alkış tutmakta, ARZ'ı MEVDUT'a kavuşmanın hayali ile sevinç çığlıkları atmaktadır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder