20 Mart 2013 Çarşamba

İSA'nın GEMİSİ

TEFEKKÜR
Dursen Özalemdar                                                                             

İSA' nın GEMİSİ

Amerika'da Hak ve ÖZGÜRLÜK mücadelesinde bayraklaşmış liderlerden birisi de MALCOLM X tir. İnsanlık ve bilhassa AMERİKAN tarihinde SİYAHİ insanlara karşı BEYAZ insanların ! yaptığı zülüm ve işkencelere karşı mücadele etmiş olan Malcolm X en sonunda yine Beyaz Yamyamlar tarafından ŞEHİT EDİLMİŞTİR.

Geçmişi ve bu günü ile Amerika' ya baktığımızda, Mısır'daki FİRAVUN devrinin, Hz. Yusuf (A.S.) menkibesi ile bir çatışma noktasında olduğunu göstermektedir. Yüzyıllar boyu batının ellerindeki haçlarla girdikleri Afrika, Orta doğu,Uzak doğu ülkelerini Din adına nasıl sömürdükleri, katliamlar yaptıkları ortada iken, KÖLE TİCARETİ'ndeki kullandıkları yöntemlerin ne derece vahşi ve insanlık dışı olduğu da aşikardır.

Şimdi Malcolm X 'e kulak verelim ; Zülüm, yalan ve kan üzerine kurulan batı medeniyetlerin sömürüsüne maruz kalan ZENCİLER, nasıl kandırıldı ve Hristiyanlaştırıldı ? Menfaatleri uğruna her yola başvurmaktan çekinmeyen batılılar, o yolda dinlerini ve peygamberlerini nasıl âlet etti ?

"Hırsızlığın, şarhoşluğun,tecavuzun ve zinanın bulunmadığı, yüksek ahlâkın geçerli bulunduğu bir medeniyetten kopartılıp getirilen halkımız, karşılarında yeryüzünün en düşük ahlâklı ülkesini buldular. Fahişeler, câniler ve diğer suçlular tarafından yurt edinilip onlar tarafından yönetilen bu ülkede, kendi tabiatlarına uygun bir toplum meydana getirmeye çalışan halkımız, sonunda tahammül edemeyip isyan etti. Boğazımıza taktıkları zincirlerle bizi buraya getirenler ise, her seferinde hileye başvurdular. Speras'ın "Köle Ticareti"adlı kitabında bütün bunlar anlatılıyor. Burada belirtildiğine göre köle ticaretine ilk başlayanlardan biri, John Hawkins adlı bir İNGİLİZ'di. Onun gemisinin ismi de "İSA"idi. Yani bizi buraya getirmek ve burada tutmak için, "İSA" kullanıldı.

Halkımız buraya (Amerika) ya getirildiğinde, uğradıkları zulüm ve iskencelere isyan edip, geriye dönmek istemiş ve kendilerini getiren gemiyi gözlemeye başlamıştı. Kölelerin bu yüzden sık sık söyledikleri eski bir ilâhileri vardı.

"İSA'ya doğru koşalım, yurdumuza doğru koşalım. "                        

Bu ilâhideki İsa. Afrika kıtasından kölelerin getirildiği geminin adıydı. Eski köleler, bu gemiye tekrar binip  Afrikada'ki yurtlarına yeniden dönebilmenin hayâlini kurmaktaydılar.          (sapık Zenci düşmanı Klanglar)

Fakat büğün, beyni yıkanmış bazı zavallı zenciler veya gerçek köleler, kilise sıralarına oturup hâlâ "İsa'ya koşalım" ilâhisini söylemekteler. Bu ilâhiyi dilinden düşürmeyen zencileri şimdi alıp Afrika'ya götürmeye kalksanız, korkudan ölüp ölüp dirilirler. Bu da zihinlerinin nasıl bozulup karmakarışık hale getirildiğini çok iyi göstermektedir."

Üzerinde "güneş batmayan imparatorluk" un YÜZ KIZARTAN-VİCDAN SIZLATAN tarihi. . . Kraliçenin altınlarındaki nice masum insan kanı ve işlenen cinayetlerin lekesi var . . .

Bizim uzak ve yakın tarihimizdeki İngiliz HİLE ve ENTRİKA' larının ciltlere sığmadığıdır. . .


Dünya üzerinde milyonlarca insan, Bugün refah içindeki bu ülkelerin soygunlarıyla  yoksulluk ve açlıkla mücadele ederken,  550 milyar değerindeki altınları teftiş eden, İngiliz kraliçesi, Öldüğünde Allah'a nasıl hesap verecektir ?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder